https://eksisozluk.com/23-ocak-2022-wolf-pubda-oldurulesiye-dovulmek–7154265?focusto=133145075
Bir ekşi sözlük yazarı tarafından açılan yukarıdaki başlık, yaşananlar, ülkenin geldiği halin her dakika suratımıza çarpılıyor olmasının verdiği öfkeli ama çaresiz sinir. Kurum, kuruluş, kitap, yasa ile gelecek bir adalet kalmadığı gibi bizim de bekleyecek sabrımız kalmadı, tabi beklersek ertesi günü görebilme şansımızın da çok yüksek olmadığı aşikar.
Yaşadığımız ülkede haksızlık, adam kayırma, torpil geçme hadisesini gün aşırı yaşıyoruz, adalet yalnızca güçlü olanın lehine işleyen bir konsept çok uzun zamandır bu topraklarda. Liyakat diye bir kültürümüz kalmadığı gibi devlet eliyle işletilen hiçbir organa güvenimiz kalmamış vaziyette. bakın bu üstünkörü ifade ettiğim kavramlardan yalnızca biri bile işlemiyor olsa normal bir insan ertesi güne uyanmak istemez. öyle ki biz bunların kat be kat fazlasını yaşamayı her gün göze alıyoruz, hakkımız yense savunma şansımız olmadığını biliyoruz, başımıza bir kötülük gelse kötülüğü yapan kişi kayrılan ayrıcalıklı biriyse yaptığının karşılığını almayacağını biliyoruz, canınıza kast edilse mesela, kast eden kişinin ceza almasını bırakın siz kendinizi feryat figan sosyal medyadan duyurana ve şansızlaysanız bir kalabalık toplayana kadar bu kişinin kolluk kuvvetleri tarafından serbest bırakılacağını ve cani tarafından canınıza tekrar kast edileceğini biliyorsunuz, bilmeseniz bile tahmin ediyorsunuz çünkü bunların hepsini gün aşırı yaşıyoruz. Bu kadar büyük bir karanlıkla mücadele etmeye çalışırken hem onlar gibi olmamak için mücadele ediyoruz her gün, kirli yollara sapmadan, insani değerlere sahip çıkarak azalmamak için çabalıyoruz. Ortak görüşte olduğun insanlarla bir araya gelip diğer hakkı yenen insanların hakkını savunmaya çalışıyoruz, bunu ekşi sözlük üzerinden, twitter üzerinden, bazen cumartesi annelerinin yanında bazen akademisyenlerin bildirisinde yapmaya çalışıyoruz, göze alıyoruz bazı şeyleri çünkü masum olanın, haksızlığa uğrayanın yanında olmak, insani hakları savunmak korkuya yenilip terk edilmeyecek kadar büyük bir şey. Ülkenin bu kirli ve boktan, kokuşmuş, yozlaşmış düzeni içinde sözlük bana, bize olabilecek en adil standartlar kapsamında sesimi duyurma hakkını veriyor. Sözlüğün işi bu değil diyemez kimse, sözlük yola çıkarken bu değildi ama bugün yaşadığımız günün gerçekliğiyle artık burası gerektiğinde insanların sosyal adalet platformudur. ben bu platformun üyesi, yazarı, okuyucusu olarak hangi idari gerekçe ile bu başlığın sahibinin çaylak yapıldığını öğrenmek istiyorum. bu kadar hassas bir konuda sesini duyuran, kendi hakkını arayan aynı zamanda başka insanların bu mağduriyeti yaşamalarını engelleyecek bildirimlerde bulunan biri neden çaylak yapılır? Yasalar eğilip bükülüyor, parayla satın alınan yargı, emniyet mensupları alenen adaleti engelliyor ama biz ekşi sözlükte başımıza gelen bombok hatta açıkça insanlık suçu olan hadiseyi paylaşıp bildirince cezalandırılıyoruz? Bir sebebi varsa bilmek istemek kadar temel bir haktan mahrum kalmayı kabullenemiyorum.
Şimdi başlık başa kuzgun leşe tarafına gelelim, olan olayı açıldığı günden beri takip ediyorum, gidilen yerlere daha önce gitmişliğim var hoş bu yerler olmasa İstanbul gece hayatındaki yerlere giden insanlar için maganda mekancı kültürü çok uzak bir düşünce değil. Yazarın yazdıklarını hiç okumayıp olay ile alakalı açıklamalara bakan biri bile konuyu hiç bilmeden hassiktirin oradan diyip maganda mekancıların haksız olduklarını anlar zaten. Mekanın maganda dj i aynı gece eşkiçiler orospu çocuğudur diye post atıyor, mekan sahibi konuyu iki farklı grup kavgası diye çarpıtıyor ve bu tarz olayların olmazsa olmazı kamera kayıt cihazları tam olarak o gün servise gidiyor. Ya kamera kayıt cihazının kayıtta olmaması bile başlı başına bir suç ama ceset yoksa cinayette yok düsturu ülkemizde kazanıyor maalesef.
Moderasyon tarafından çaylağa dönen yazar arkadaşım, yapılabilecek, elden gelen ne olursa bizlere ulaşmaktan çekinme, yazma, mesaj atma hakkın elinden alınırsa bana yolla ne yazmak istediğini ben senin adına paylaşacağım. Diyelim bende gittim, elbet başka birileri de aynısını yapacaktır. 32 yaşındayım, ideolojik konularda vermek isterdim kavgamı daha önceki kuşaklar gibi onun yerine birileri hayatta kalsın, özgürce kendini ifade edebilsin diye mücadele etmek zorunda bırakıldım, bu ayıp bize bu sistemi dayatan kara kafalılar kadar, başımıza bunlar gelirken sesini çıkartmayanlarındır da.
