Yazar: 09:07 Genel Kafalar

Şiraze

Her gün farklı bir haber, nasıl bir haberle uyanacağını bilmeden kalktığın bir sabah. Eskiden yeni ve aydınlık bir gün diye başlardık, bugün neye şaşıracağız tedirginliği.

Devlet ricalinin maşallahı var. Bizi bu konuda sınamaktan imtina etmiyorlar.

Son 3 günden aklımda kalanlar;

Dün Ticaret Bakanının kendi bakanlığına malzeme tedarik ettiği ortaya çıktı. Açıklama olarak “En düşük teklifi bizim şirketimiz verdi” diye beyanatta bulundu. İhaleye giriyorsunuz, ihaleye girenlerden bir tanesi o alımı yapacak kişinin kendisi. Ondan daha düşük bir teklif vermeniz mümkün olabilir mi? Diyelim ki gerçekten en düşük teklif. Etik mi? Bunun yolunu nasıl alabilirsiniz? Eskiden bakanlar yaptıkları işi göstermelik de olsa başkalarına devreder karışmazdı işe. Şimdi her koltukta bir karpuz. Yağma hasanın böreği misali yemeyeni dövüyorlar.

Bir belediyeden, Almanya’ya 43 kişi gönderiyor. Yarısı geri dönmemiş. Belediye Başkanı’nın beyanatı “Bu adamlar zaten vatana, millete hayırlı kişiler değildi. Zaten belediyeye yüz bin liralık da bir araba aldılar. Çok önemli bir şey değil” diyor. Bunun için rüşvet aldım diyebiliyor. Devlet, belediye kendi eliyle insan kaçakçılığı yapıyor. Bunu yapan adam hiç üzerine bile alınmıyor. Pişkin pişkin röportaj veriyor. Benim aklım hafsalam almıyor.

Hazine Bakanlığı’na yeni bir bakanın atanacağı konuşuluyor. Atamadaki ana kriterin 128 Milyar Dolar konusunu kim daha iyi ssavunabilir olduğu dillendiriliyor. Devlet – liyakat kimsenin aklında değil. Aslolan bizden mi değil mi.

Mersin İlçe Milli Eğitim Md.lüğü Nutuk’un okullarda dağıtılmasına itiraz etmiş. Gerekçe olarak da “Osmanlı Padişahı Vahdettin’e yönelik, ‘soysuzlaşmış, alçak’ ve dönemin Osmanlı hükümetine yönelik, ‘Aciz, haysiyetsiz ve korkak’ ifadeleri kullanılması” ve kitabın 24. sayfasında yer alan görselde, ‘Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün elinde sigara gösterilerek’ öğrencilere kötü örnek olduğu gibi gerekçeler sıralanmış”. Atatürk 1927 yılında, altı günde Nutuk’u okudu. Daha sonra kitap haline getirildi. Nereden bakarsan 88 yıllık bir kitap. Şimdi mi aklınıza zehirli bir kaynak olduğu geldi. Atatürk’ün Nutuk’ta söyledikleri yanlış mı? Padişah ve O’nun hükümeti İngilizlere her şeyi emanet etmemiş miydi? Onlardan ülkeyi kurtaran hainde, satan mı vatanperver. İşin devleti ilgilendiren kısmı ise bu cevabi yazının kurumun çaycısı tarafından iletilmesi. Devlette posta vardır, pulu vardır, resmi kanallardan teslimat vardır yani var oğlu vardır.  Çaycıyla tebliğat yapmak hangi kanunda var. Neresi burası?

İçişleri Bakanı seccade üzerinde namaz kılarken fotoğraf çekilmiş. Din denen olgu Allah ile benim aramdaydı hani. Namaz kılarken önünden geçilmezdi. Fotoğrafçılara serbest mi? Kendi dinlerinde mübah herhalde. 3 oy fazla almışmıdır bundan dolayı.

Elektirik şrketlerine 3 Milyar TL yardım yapılacağı açıklandı. “Taslağın gerekçesinde pandemi ve ekonomik daralma nedeniyle elektrik tüketiminin azaldığı, elektrik üretim fiyatlarının düştüğü, bu nedenle de santrallerin zor durumda kaldığı ifade edildi.” Ancak bunu devlet kendisi yapmak yerine vatandaşın fatura meblağını azıcık artırmayı tercih etmiş. Ne de olsa cep onun için farketmiyor. Ha benim kesemden ha kendi kesesinden.

Bugün Resmi Gazete’ 1.Mükerrer’de Atama Kararları yayımlandı. Resmi Gazete her gün gece 24:00’dan sonra yayımlanır. O gazete yayımlanmış. Gece 1:30’da ise mükerrer yayımlanmış. Mükerrer Gazete şöyle açıklanır; “Mezkûr mevzuat uyarınca zorunlu ve acil durumlarda, aynı sayıyı taşımak kaydıyla “Mükerrer” şerhi verilerek aynı gün içinde birden fazla Resmî Gazete yayımlanabilmektedir”. Açıklamada aciliyetten bahsediyor. 2 tane bakan, 5 tane bürokrat, 5 tane dekan atamasının aciliyeti nedir. Bunun için 2 saat sonra mükerrer basmak hangi devlet geleneğinde var. Adamın kafası bozuldu. Ya da karısına sinirlendi veya uyurken rüyasında gördü. Şunlar gitsin bunlar gelsin diye telefonda talimat verdi o kadar.

Eskiden, çok eskiden bunların beğenmediği ülkemde bunların hiçbirisi yapılmazdı. Yapılamazdı. Kimse bu kadar şuursuz olarak bir şey yapmazdı. Bu kadar aleni, gözünü karartmış bir şekilde, işin şirazesinden çıktığını görmedim. Tek adamlık diye başlanılan yolda ne adam kaldı ne de adamlık.

Devlet desen zaten gitti gider…

Visited 1 times, 1 visit(s) today
Close